Hımm bir bakalım.. Önceleri gergindim tabii. İlk kalp atışlarını duyana daha doğrusu görene kadar insan garip duygular içinde oluyor. Gördükten sonra da başka kaygılar başlıyor. Bu nedenle hamilelikte ilk dikkat edilecek olan kaygı seviyesini düşük tutmak. Ben düşünceler aklıma geldikçe hep kucağımda bebeğim olduğunu düşünüp rahatlıyordum..
Haftada bir kere düzenli yoga ve meditasyon yaptım. Can'ın şimdiki ruh haline çok yansıdığını düşünüyorum. Muhteşem yoga hocam Arzu'yu herkese tavsiye ederim.
Doğum ve hamilelik kursuna da gittik. Onu ayrıca uzun uzun yazarım. Sevgili Başak ve Nur'u da tavsiye ederim. Perşembe günleri Açık Radyo'da program yapıyorlar..
Yemek konusunda ilk 3 ay takıntı yaptım, sağlıklı besleneceğim diye. Ama sonra biraz zorlaşıyor takibi. Yine de ilk 3 aya dikkat etmek lazım.. Su, ceviz, peynir, süt, tahıllı ekmek, elma suyunu çok tükettim. Alkol, çay, kahve, çiğ et, konserve yoktu. Ama son aylarda haftada bir kadeh kırmızı şaraba izin vardı. İznimi kullandım:)
12 kilo aldım, ilk 5 ayda 5 kilo idi. Sonra hızlandı, son iki ayda tekrar yavaşladı. Bu nedenle de son ana kadar tüm işlerimi kendim yaptım, hareketlerim hiç kısıtlanmadı..
Başkaaa... Bir de fotoğraf çektik her hafta karnımın büyüdüğünü görmek için, çok eğlenceliydi:)
Çalıştım, yürüdüm, uyudum, yedim, içtim, gezdim. Özetle hamile tribi yapmadım, çok sağlıklı bir gebelik geçirdim.
www.babycenter.com ve www.gebelik.org'u takip ettim. Bir de tabii Ayşe Öner'in kitabı elimdeydi... Son aylarda Tracy ile sıkı dost olduk, bir de Baby Wise okudum.. Çok da okumamak lazım ama insan merak ediyor..
Bir de günlük tuttum, o da çok keyifliydi..
Hamilelikte yaşadığım reflü, kas ağrıları, mide yanması, sürekli uyku hali:) ise işin biberi tuzuydu. Ben o tuz tanelerini de çok sevdim:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder