22 Temmuz 2010 Perşembe

Bu ben miyim, kim miyim?

Son yazımdan bu yana keşif yapmış gibi hissettiğim için bir rahatladım gitti :)

Ama yazının/yazımın sonunda aklıma gelen/takılan konuyu da yazmadan edemeyeceğim. Nitekim pazartesi günü hayatımda ilk defa 3 haftalık bir tatile gidiyoruz. İnternet bulurum muhtemelen ama kitap okumak, yürümek, yemek yemek gibi bir sıralamanın 4. basamağında bulunan internete girmek meeecbuureeeeennnn biraz kaybetti önceliğini. Bugün alışveriş yaptım biraz tatil için ve Can için. İlaçlarını tamamladım, yıkanabilir mayo aldım Can'a. Bir de güneş gözlüğü :) Takar mı bilemem ben aldım dayanamadım.

Bu arada taklit hızı inanılmaz. Dün teyze ile "ördek suya daldı" diye söylerken, bugün minik parmaklarıyla burnumu tuttu, "hadi söyle" dedi resmen. Bazen bu muhteşem öğrenme hızı ve açık kanallar düşündürüyor beni. Arada kimbilir ne kodlar giriyoruz.

Şimdi biz birşey öğretme amacı taşımadan girdiğimiz kodlar için ben bazen bir filtre sistemim olsun istiyorum mesela diyerek yazıya giriyorum. Filtre sistemi şu açıdan gerekli. Bazen "yapma" "etme" "elleme" gibi uyarıları farkında olmadan çok veriyorum. Önünü açıklıyor, arkasını anlatıyorum. Ama yine de bazen bir filtre olsa keşke diyorum. Gereksiz yere gereksiz konuşmasam. Onu şunu da demesem daha 14 aylık kuzuya. Herşeyi açıklamadan bıraksam biraz izlesem.

İşte kendi içimizden çıkıveren matruşka annenin kendimizi şaşırttığı zamanlar ne bol. Ben mesela emzirme olayını hemen kapmıştım. Hemşire hala mememi tutmaya ve anlatmaya çalışırken Can'ı zaten 6 kere emzirmiştim! Cokkodo cokkodo emmişti.. Ya da mesela geçen sene 2.5 aylıkken alıp tek başıma anneanne ve dedenin yanına gitmiştim. Son zamanlardan bir örnek; en yorgun akşamımda uyuması 45 dakika sürmüştü, ben aynı sabırlı sakin halimle güzel güzel uyutmuştum kuzuyu.

Gel gör ki kaosa yatkın insan ruhu, belayı arayıp, kötüyü kaydeden insan hafızası burada da matruşkadan çıkan anneye oyunlar oynuyor. Anne kendinden çıkan olumsuzlara daha çok şaşırıyor.

Şöyle ki bakınız benim annelik öncesi kodlarım:
"Ben çok sakin bir anne olurum"
"Oyununu sadece izlerim hiç öğretme çabam olmaz"
"Kilosuna hiç takılmam sağlıklı olsun da"
"Yetersizlik de neymiş ayol"

kodlar matrix misali çözüldü anne olunca:)) Bu kodların altında gizli olan "ben anne" imajı akıllara zararmış meğer. Nitekim Can ile ilgili kodlar da cabası.

Ben hep, sakin, mutlu, iyi yiyen, şıp diye uyuyan, kendi kendi oynayan bir çocuk imajına sahipmişim. İmaja sahip olmakta sorun yok da kuzu imaja uymayan bir davranış yaptığında "ben anne" nooluyor oluyor. Mesela Can melek bebek kategorisinden hareketli bebek grubuna terfi edince şaşırmıştım bayağı.. Dün mesela minnacık elleri ile arkadaşından topunu cart diye çekince annenin kafasındaki ziller koroya dönüştü: "amanın yoksa bu çocuk oyuncaklarını paylaşmayacak mı?" Halbuki çekmese de "aaaa kendi malına sahip çıkmayacak mı acaba" derdim herhalde:))

Demem o ki, benden çıkan annenin yanında bir de "ben anne" ve "benim bebeğim" imajı çıkıyor zıbırt diye!
İmaj danışmanları bu işe de el atsalar mı? Benden bir Ebru Şallı olur mu mesela?

2 yorum:

  1. aynı telaşlar, aynı endişeler...
    o filtreyi üretebilen piyasayı alt üst eder, ben garanti alırım:)

    YanıtlaSil
  2. Cepten ne yaptıysam yorum yollayamadım. Şimdi sitenin sözümona gazinosuna geldim de yazıyorum.

    Şimdi ben çok rahat anneyim ya, yemesine içmesine hiç elleşmiyorum ya, peşinden elimde yemek koşmuyorum ya süperim ya... Bi video çekme işine girdik telef oldum. Şöyle bir anneymişim ben. "elanın yüzü çok mu kırmızı, güneş mi dokundu acaba, dur dur çok açık orası gitme. kucağına al, dikkat edin uyduruk puşetin kenarı çıkabikir ayyayaya aman aman amannn"

    yani koşma düşersinci hiç değilim ama stresliyim yahu. rahat anne yalanmışşş meğer.

    öperim:)

    YanıtlaSil