9 Haziran 2010 Çarşamba

1 yaş civarı format atan annelik..

Erdim ben.
Kısa dönemlik erme işlemi tamamlandı.
BabaCan'ın yokluğunda kendimce zorlanacağımı düşündüğüm alanları geçiyorum, erdim sayılır, şimdilik :))

Bir kaç zamandır bebeği 12-15 ay civarı olan blogger tanıdıklarımla aynı türden hisler içindeyiz. Biraz zorlanma, biraz yorgunluk, biraz yenilenme ihtiyacı.. Temelde annenin kendini yenileme ihtiyacı olduğunu düşünsem de aklıma gelen başka noktalar da var..

Programımızın bu bölümünde, 12 ay civarı bebek annesi olmanın ruh haline değineceğiz sevgili izleyiciler.

Şöyle ki, 12 ay civarında anneliğe format atmak gerekiyor..

Hareketlenen bebek ister istemez fiziksel yorgunluk getiriyor. Bir balkona, oradan mutfağa, hoop süpürge yapalım, vazgeçtim kedilerin peşinden koşalım, yok yok banyoya gidelim şeklinde geçen bir kaç saatin sonunda insanın pili bitiyor doğallıkla.. Anne de daha çok dinlenmeye ihtiyaç duyuyor..

Buna rağmen bu dönemde bebekler, anneye ciddi bir yapışma hali gösteriyor. Arkamı döndüğümde beeööghhh gibi bir ses, geri geldiğimde gülücüğe dönüşüyor. Sabah banyoda toplam 25 saniyede biten işlem sırasında içeriden sesler gelmeye devam ediyor. Zevkli mi? E tabii, ama yorgunsan, açsan, uykun varsa zor olabiliyor..

Halbuki anne tam da bu dönemlerde; bedenen ve ruhen eski halini çok özlemiş oluyor.. Artık kahve içmek, alışveriş yapmak gibi "günlük" etkinliklerine olabildiğince çok vakit ayırmak istiyor..

Tam da bu dönemde emzirme romantizmi, yavaş yavaş sona eriyor. Gecede 5 kere kalkmak ilk 6-9 ay sorun olmazken, öğlen tavuklu pilav yemiş bir Can'ı emzirmek onun karnını doyururken çıkardığı yutkunmalardan uzaklaşıyor. Emzirmek güzel ama anne çıtçıtlı sütyenlerden sıkılmış olabiliyor..

Zaten, artık karşılıklı bağlanma için, meme ne ki.. Gülüyor, konuşuyor, sarılıyor, öpüyor yaw.. Bu da annenin garip bir ikilik yaşamasına neden oluyor. "Bebek" annesi olmaktan "Çocuk" annesi olmaya ilk adım..

Oyna oyna nereye kadar gibi bir durum da hasıl oluyor; her an yeni bir oyun bulmak zor, kuzular talepkar, anne bazen bittiğini düşünüyor..

Bir de tabii bunun mama versiyonu var, eskiden mercimekli etli karışımları hüpleten yavru, bir bakıyorsun yaptığın yemeğe burun çeviriyor. Hadi gel de takma şimdi buna..

Daha enteresanı bir karakter bir kişilik beliriyor kuzularda.. Dediğinde diretmeler, vermezsen ağlamalar, emzik diye tutturmalar veya dışarı çıkmak için kapıya spiderman gibi yapışmalar.. Birey oluyor birey aloooo!

Velhasıl, 12 ayın bitmesi ile annelik yeni bir format istiyor, yazılımcı arkadaşlardan bekliyoruz efendim.

Programımızı burada kapatırken konu mankeni olarak blog sahibine yer verelim, bilmem anlatabildim mi 1 yaşı? :))

4 yorum:

  1. koltuğun altında aradığını bulamayınca cırlıyorsa terrible zamanı da gelmiş oluyor. emzirmeyle ilgili sözlerine %100 katılıyorum. bu kadar iletişimin arttığı aylarda emzirmek artık bir iletişim yolu olamaz. emzirmeye son veremeyen annelerin ruh çözümlemesini yapmak lazım. tamam çok güzel falan ama annelikten anladığın bu mudur kadın senin? yok mu başka numaran? diye sormak isterim. cevap vermek isteyen??????

    YanıtlaSil
  2. Benden önce doğursan olmaz mıydı? :)

    YanıtlaSil
  3. saptamaların altına imzamı atarım. hepsini yaşadım yaşıyorum. emzirme konusunda annelerin 1 yaşından sonra ara ara sorgulamaları gerektiğine inanıyorum. bi yoklamak lazım, sen mi kendin için bebeni emziriyorsun, o mu talepkar? arca kolaylıkla bıraktığında 12 aylıktı ve ben kendimi sorgulamıştım: 2 yudum süt için ben mi memeyi bebeğe dayıyordum diye.

    YanıtlaSil
  4. Benim de tam 12 ay 2 günlük bir kızım var ve hala emiyor. ben uzun zamandır memelerimi geri istiyorum ama kızım o kadar istekli ki onu zorla memeden ayırmak istemiyorum. İçimden sütüm azalsa ya da kızım kendiliğinden bıraksa diye çok geçirmedim değil :)) ama bildiğim 1,5 yaşına kadar emmesi gerektiği ,anne memesi ya da emzik ama emmeli.evet 12 aydan sonra emzirmek iletişim yolu değil ama çocuk için gerekli :))

    YanıtlaSil