30 Haziran 2010 Çarşamba

Şefin Spesiyali :)



Herkesin kuzusu kendine muhteşem ya, buldum bakın en iyi tabiri: Şefin Spesiyali :)))

29 Haziran 2010 Salı

Bakıcı Ablalara Mektup

Annem döndü blog dostlarımız. İşi hafifledi. Yükünü azalttı. Bloğu çok özlemiş. Bu ara döktürecek benden söylemesi.

Annem yazı yazdı. Anne babalar bakıcı ablalar kullanabilir belki dedi :)
Buyrun:

Önce bunları kabul edelim :)
1.O artık bebek değil.
2.Ayrı bir kişilik ve birey, bu yüzden saygı göstermek şart..
3.Bir günü diğerinden farklı olabilir, düzende değişiklikler olabilir.
4.O da kızabilir, istemediği şeyler olabilir.
5.Sevdikleri sevmedikleri vardır.
(Hoş bunlar doğduğu andan itibaren geçerli aslında ya..)


Bedenine saygı gösterin
Artık bebek değil, evet çok sevimli. Ama önce kendinizi onun yerine koyun. Biri izniniz olmadan sürekli oranızı buranızı mıncırıp öpüyor. Hatta bazen ısırıyor, bazen tükürüklü bir şekilde yanaklarınıza yapışıyor. Sarılın, ancak öpmeyi ve bedenini sıkıştırmayı en aza indirin. Sarılmak, ara sıra minik bir öpücük olabilir. Ama çocuğunuza sizin malınız gibi fiziksel temas göstermeyin. Her yaptığınızda “Biri bunu bana yapsa nasıl hissederim” diye sorun.

Kelimelerinizi dikkatli seçin
Kelimelerinizi iyi seçin. Cümle kurarken hep olumlu olun. “E olmuş,” “Pis olmuş”, “Cici olalım” gibi sınıflamalar yapmayın. Yaptığınız işi anlatın, “Ellerimiz kirlenmiş, yıkayalım tertemiz olsun” gibi.

Cinsel bölgeleri sevmeyin
Memişler, pipi, kuku, popo özel bölgelerdir. Durduk yere sıkıştırmayın, öpmeyin “ısırırım, severim” gibi kelimelerle bir araya getirmeyin. Temel prensibi unutmayın : YA SİZE DESELER BUNLARI?

Olmadık şeylerden korkutmayın
Köpek, havhav, şimşek, iğneci amca, polis ağbi gibi günlük hayat öğelerini korkutmak için kullanmayın. Asla ve asla korkutmayı bir davranışı yapması için kullanmayın: “Yemeğini yemezsen parka götürmem” gibi.

Uyuturken zorlamayın
“Hadi uyu”, “Hadi bakalım uyku vakti”, “Pışpış yap artık” gibi uykuya sürgün yapar gibi cümleler kurmayın. Eğer uykuya direnç gösterirse, “Biliyorum canın oyun oynamak istiyor, şimdi uyuyalım kalkınca oynarız deyin”. Zor-la-ma-yın.

Anadili düzgün kullanın
Bebeksi dil kullanmaya gerek yok. Artık her şeyi anlıyor. O söyledikçe kelimelerini tekrar edin. Ama düzgün olarak da söyleyin. “bbbuuu” dediğinde “Evet bbbuuu, su mu istiyorsun?” diyin. Cümlelerinizi düzgün kurun. Nasılsa daha bebek diye kelimeleri eciş bücüş söylemeyin.

Az konuşun onun da konuşmasına izin verin
Siz sürekli konuşursanız o ne zaman konuşacak? Her şeyi sürekli anlatmayın. Bazen sessizce onu izleyin. Bırakın kendi kendine oyalansın. Özellikle bir şeyle meşgulken asla başka bir oyuncağı getirip gözüne sokmayın.

Yemek yedirirken sadece yemek yedirin
Oyun oynatmayın. Ama ilgisi dağılırsa kitap bakabilirsiniz. Amacımız ağzını açtırıp sokuşturmak değil. Karnını doyururken keyif alması. YEMEĞİ OLUP BİTECEK BİR ETKİNLİK OLARAK GÖRMEYİN.

Asla kullanılmaması / söylenmemesi / yapılmaması gerekenleri unutmayın
Fiziksel hiç bir zararı aklınızdan bile geçirmeyin. Çok sabrınız tükenirse odadan çıkın, derin nefes alın, tekrar dönün. Asla ve asla çok sinirli ve tahammülsüz olduğunuzda yaptığınız şeyde ısrar etmemeye çalışın.

Sürekli dip dibe olmayın, biraz yalnız bırakın
Sürekli ilgi vermek çok güzel. Ama hep dibinde olmayın. Bırakın yalnız da oynamayı ve kendini oyalamayı öğrensin. “Sen bunlarla oyna ben de bir bardak su içeyim” deyin, gözünüz üzerinde olsun ama tüm gün yapışık olmayın.

Yanında bir yetişkin varsa onunla yalnız bırakın
Anne, baba, anneanne, dayı, bakıcı, dede varken yanında yalnız bırakın. Çocuğunuzun o kişi ile ilişki kurmasını sağlayın. Sürekli peşinde gezinmeyin. Bırakın sadece o kişi ile de olmanın tadını yaşasın.

9 Haziran 2010 Çarşamba

1 yaş civarı format atan annelik..

Erdim ben.
Kısa dönemlik erme işlemi tamamlandı.
BabaCan'ın yokluğunda kendimce zorlanacağımı düşündüğüm alanları geçiyorum, erdim sayılır, şimdilik :))

Bir kaç zamandır bebeği 12-15 ay civarı olan blogger tanıdıklarımla aynı türden hisler içindeyiz. Biraz zorlanma, biraz yorgunluk, biraz yenilenme ihtiyacı.. Temelde annenin kendini yenileme ihtiyacı olduğunu düşünsem de aklıma gelen başka noktalar da var..

Programımızın bu bölümünde, 12 ay civarı bebek annesi olmanın ruh haline değineceğiz sevgili izleyiciler.

Şöyle ki, 12 ay civarında anneliğe format atmak gerekiyor..

Hareketlenen bebek ister istemez fiziksel yorgunluk getiriyor. Bir balkona, oradan mutfağa, hoop süpürge yapalım, vazgeçtim kedilerin peşinden koşalım, yok yok banyoya gidelim şeklinde geçen bir kaç saatin sonunda insanın pili bitiyor doğallıkla.. Anne de daha çok dinlenmeye ihtiyaç duyuyor..

Buna rağmen bu dönemde bebekler, anneye ciddi bir yapışma hali gösteriyor. Arkamı döndüğümde beeööghhh gibi bir ses, geri geldiğimde gülücüğe dönüşüyor. Sabah banyoda toplam 25 saniyede biten işlem sırasında içeriden sesler gelmeye devam ediyor. Zevkli mi? E tabii, ama yorgunsan, açsan, uykun varsa zor olabiliyor..

Halbuki anne tam da bu dönemlerde; bedenen ve ruhen eski halini çok özlemiş oluyor.. Artık kahve içmek, alışveriş yapmak gibi "günlük" etkinliklerine olabildiğince çok vakit ayırmak istiyor..

Tam da bu dönemde emzirme romantizmi, yavaş yavaş sona eriyor. Gecede 5 kere kalkmak ilk 6-9 ay sorun olmazken, öğlen tavuklu pilav yemiş bir Can'ı emzirmek onun karnını doyururken çıkardığı yutkunmalardan uzaklaşıyor. Emzirmek güzel ama anne çıtçıtlı sütyenlerden sıkılmış olabiliyor..

Zaten, artık karşılıklı bağlanma için, meme ne ki.. Gülüyor, konuşuyor, sarılıyor, öpüyor yaw.. Bu da annenin garip bir ikilik yaşamasına neden oluyor. "Bebek" annesi olmaktan "Çocuk" annesi olmaya ilk adım..

Oyna oyna nereye kadar gibi bir durum da hasıl oluyor; her an yeni bir oyun bulmak zor, kuzular talepkar, anne bazen bittiğini düşünüyor..

Bir de tabii bunun mama versiyonu var, eskiden mercimekli etli karışımları hüpleten yavru, bir bakıyorsun yaptığın yemeğe burun çeviriyor. Hadi gel de takma şimdi buna..

Daha enteresanı bir karakter bir kişilik beliriyor kuzularda.. Dediğinde diretmeler, vermezsen ağlamalar, emzik diye tutturmalar veya dışarı çıkmak için kapıya spiderman gibi yapışmalar.. Birey oluyor birey aloooo!

Velhasıl, 12 ayın bitmesi ile annelik yeni bir format istiyor, yazılımcı arkadaşlardan bekliyoruz efendim.

Programımızı burada kapatırken konu mankeni olarak blog sahibine yer verelim, bilmem anlatabildim mi 1 yaşı? :))

2 Haziran 2010 Çarşamba

Bir yaş fotosu :)



Annem post yazacaktı ama çok yorgun toparlayamadı kafasındakileri, bununla idare ediyoruz şimdilik:)

Yakında mim gelecek..