8 Ağustos 2009 Cumartesi

Yenidoğanla eve gelince...

İstediğiniz kadar okuyun, hatta bu yazıyı da okuyun, ama eve ilk geliş gerçekten her aile için tam hazır olduğu bir zaman dilimi olamıyor. Bizim doğum planlı sezaryen olduğu için öncesinde bayağı hazırlanmış, evden seyahate gidiyor gibi çıkmıştık. Dönüşte de evde herşey hazırdı. Apar topar bir durum yoktu. Yine de eve gelince neler olmuştu hatırlamakta fayda var. İnsan merak ediyor.
*Bir defa cidden anne yorgun oluyor. Hücum eden hormonlar, doğum, hastanede geçen 2 gün anneye fiziksel bir yorgunluk getiriyor. Bu yüzden evde destek sisteminin olması çok önemli. Anneme kaç kere çilek kompostosu yaptırmıştım. Sadece evde kaynayan çilek kompostosu kokusu bile bana çok iyi geliyordu:)
*Büyüyen göğüsler sırt ağrısı yapabiliyor. Kambur durdukça ağrınız daha da artıyor. Bu nedenle sırta akşamları ağrı kesici bir losyonla masaj iyi gelebilir.
*Eve dönünce mucizevi şekilde kilo vereceğimi düşünmüştüm. Hastaneye giderken 62.75 gösteren tartı eve geldiğimde 59'u gösteriyordu! Can zaten 3370 doğmuştu. Kilo milo vermiyorsunuz sezaryanda önceleri.. Ama ilk haftada sanırım 5 kilo verdim. Sonra iki ayda toplam 8 kilo gitti. Şimdi Can 11 haftalık ve sadece 2 kilom kaldı. Gidiyorlar merak etmeyin.
*Bana göbek olmasın diye korse giy dediler. Ama ben giydiğim andan - dikişlerimdeki acı nedeniyle - 5 dakika sonra çıkardım. Bir hafta sonra denedim. İşe yaradı mı emin değilim.Eskiden çarşaflarla bağlarlarmış karınları..
*Biraz sinirli ve duygusal olabiliyorsunuz.. Hassas diyelim ya da.. Ben TV'deki herşeye ağladım bir hafta boyunca:)) Reklamlar, diziler, haberler..Ama garip bir şekilde iyi de geliyor. Belki hormonlar düzene giriyor..
*Eski giysilere bir süre devam. Ama çok ince veya çok kalın giymemek lazım. Emzirirken çok terleniyor. Hazırda birkaç tane bol t-shirt olması iyi olur.
*Ben çok su içemezdim eskiden. Ama süt için şart. Ben de anneme bol bol çeşit çeşit komposto yaptırmıştım. İçmesi daha eğlenceliydi..
*Bu arada sezaryen sonrası tuvalete çıkmanız gerekiyor. Bir gün önceden kayısı kompostosu içerseniz, hiç dert olmuyor:)
Gelelim bebekle ilgili olanlara...
*En büyük sıkıntı memede uyuyan bebeği emmesi için uyandırmak. Öyle derin uyuyorlar ki inanılmaz. Çene oynatma, memeyi çeker gibi yapma, sırtında parmak gezindirme, memeyi ağzında ileri-geri oynatma, yanaklarını okşama işe yaramazsa, soyup uyandırmak son çare..
*3 saatte bir emzirmek gerekli. Bu da sizin çok sık uyanmanız demek. Bu nedenle, o uyurken mutlaka uyumak lazım.
*Biz Can'ın memelerindeki sertliği görünce şok olmuştuk! Meğerse gayet normalmiş, ellememek, masaj yapmamak lazımmış. Kendiliğinden geçti.
*Göbek düşsün diye bize verilen %70 alkol solüsyonu biz iyi sürememiştik. Göbeğindeki parçanın etrafına iyice sürmek gerekiyormuş. Bizimki o yüzden iki parçada düştü.
*Eğer bebeğinize sünnet yaptıracaksanız, onun için de bir krem veriliyor. Sünnetten sonra 2-3 gün sürülüyor. Sonra geçiyor. Bu süre zarfında banyo yok..
*Banyoyu ısıtmak bebeğin üşümemesi için çok önemli. Önceden havlu, tülbent hazır etmek lazım. İnsan ilkinde inanılmaz heyecanlanıyor.
*Bizim sigorta şirketimiz bize doğumdan bir hafta sonra hemşire yollamıştı. Çok iyi gelmişti. Hem Can'ın bakımını, banyosunu yaptırmış, bize birçok yararlı bilgi vermiş, masaj yapmış sonunda da tartıp boyunu ölçmüştü. Biz de bütün sorularımızı sormuştuk..
Özetle, ilk günler biraz telaşlı, biraz kaygılı, biraz heyecanlı, aynı zamanda keyifli de geçiyor..
Komik bir de not düşelim; bazen anne ilk zamanlar o kadar sersemliyor ki, ben bir seferinde telsizi emzirmeye çalışmıştım:)))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder